CHP’li vekil Mahmut Tanal, 6 Şubat Depremlerinin yıkıma yol açtığı Şanlıurfa ve Diyarbakır’da çiftçilerin tarımsal desteklemelerine el konulmasını Kamu Denetçiliği Kurumu’na şikayet etmişti.
Tanal’ın başvurusunu değerlendiren Kurum, çiftçilerin üretim yapmasının engellediğini vurgulayarak, çiftlerin lehine istisnai düzenleme yapılması yönünde Tarım ve Orman Bakanlığı’na tavsiyede bulunulmasına karar verdi.
CHP Şanlıurfa Milletvekili Av. Mahmut Tanal, Şanlıurfa ve Diyarbakır’da, 6 Şubat 2023 tarihli depremlerden zarar gören çiftçilerin Ziraat Bankası’ndaki hesaplarına yatan tarımsal destekleme paralarının, tarımsal sulamada kullanılan elektrik borcu gerekçesiyle özel elektrik şirketi DEDAŞ’ın hesabına aktarılmasını ve DEDAŞ’ın her iki ilde depremzede vatandaşlara yüksek rakamlı elektrik faturaları kesmesini Kamu Denetçiliği Kurumu’na (Ombudsmanlık) şikayet etmişti.
Tanal’ın başvurusunu karara bağlayan Kamu Denetçiliği Kurumu, depremzede çiftçilerin tarımsal desteklemelerine el konulmasının, sosyal devlet ilkesiyle bağdaşmadığının altını çizerek, çiftçilerin lehine istisnai düzenleme yapılması yönünde Tarım ve Orman Bakanlığı’na tavsiyede bulunulmasına karar verdi.
DEVLETİN SORUMLULUĞU VAR
Başvuran sıfatıyla CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal’a, Tarım ve Orman Bakanlığı’na, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’ne tebliğ edilen Kamu Denetçiliği Kurumu kararında, Türkiye’de 6 Şubat 2023 tarihinde 9 saat aralıklarla gerçekleşen iki büyük deprem felaketi yaşandığı, Anayasa’nın 119. maddesi uyarınca Şanlıurfa ve Diyarbakır dahil olmak üzere, 11 ilimizi kapsayan 3 ay süreli olağanüstü hal kararı alındığı hatırlatıldı.
Birleşmiş Milletler Dünya Afet Risklerinin Azaltılması Konferansı’nda kabul edilen Hyogo Deklarasyonu’na göre; devletlerin kendi ülkelerindeki insanları ve mülkleri tehlikelerden koruma ve kapasiteleri ve kullanabilecekleri kaynaklara uygun ölçüde ulusal politikada afet riskinin azaltılmasına yüksek öncelik verme sorumluluğunun olduğunun belirtildiği Ombudsmanlık kararında, “Kurumlar Arası Daimi Komite tarafından kabul edilen Doğal Afet Durumlarında İnsanların Korunması ile İlgili IASC Operasyonel Kılavuz İlkeleri çerçevesinde doğal afetlerden etkilenen kişilere yönelik yardım sağlama ve bu kişilerin insan haklarını koruma noktasında devletlere önemli bir rol düştüğü vurgulanmıştır. Ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) de, doğal afetlerin sonuçları itibariyle insan hayatında önemli etkilere yol açması olası olduğundan devletlerin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi bakımından sorumluluğunun olabileceğini kabul etmektedir” ifadelerine yer verildi.
ÇİFTÇİLERİN ÜRETİM YAPMASI ENGELLENDİ
Somut olayda (DEDAŞ’ın Şanlıurfa ve Diyarbakır’da depremzede çiftçilerin tarımsal desteklemelerine el koyması) ise 3 ay süreyle olağanüstü hal ilan edilmesi akabinde 24.02.2024 tarihinde ayni olarak ödenmesi planlanan ancak deprem sebebiyle nakdi olarak ödenen tarımsal destek yardımlarının elektrik enerji borcuna karşılık olarak mahsup edildiğinin görüldüğünün aktarıldığı Kamu Denetçiliği Kurumu kararında, şunlar kaydedildi:
“Yapılan bu işlemle, deprem bölgesinde geçimini tarım ile sağlayan çiftçilerin üretim yapmasının önüne geçilmiştir. Üretimde aksama olması ise bölgede gıda yetmezliği sonucunu doğurmuştur. Dolayısıyla yapılan işlemin kamu yararı ile bağdaşmadığı düşünülmektedir. Nitekim Türkiye İnsan Hakları Eşitlik Kurumu’nun ‘Deprem Sonrası Yaşananlara ilişkin İnsan Hakları ve Ayrımcılık Hukuku Bağlamında İzleme Raporu’nda doğal afetlerin, toplumun önemli bir kısmını etkileyen ve vuku bulduğu alanda ekonomik ve sosyal hayata olumsuz manada etkilere sahip olduğu ifade edilmiş olup 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen büyük deprem felaketinin can ve mal kaybının yanı sıra bölgede yaşayan vatandaşların insan hakları üzerinde de çeşitli etkiler meydana getirdiği belirtilmiştir. Ayrıca deprem sonrası olağanüstü hal ilanı ile işten çıkarmaların yasaklandığı ekonomik faaliyetlerin tekrar canlanması adına çalışmaların yapıldığı hususlarına da değinilerek bölgedeki önemli ekonomik faaliyet alanlarından biri olan tarımın bu afetten olumsuz etkilenmesinden ötürü tarımsal faaliyetlerin devam edebilmesi için çiftçilerin desteklenmesi gerektiği hususu özellikle vurgulanmıştır.”
ÇİFTÇİ LEHİNE İSTİSNAİ DÜZENLEME YAPILMALI
Kararın devamında, “Yapılan değerlendirmede her ne kadar yapılan işlem meri mevzuata uygun tesis edilmiş olsa da ülkemizin % 92’sinin deprem kuşağında olduğu göz önüne alındığında, bu kapsamda mevcut mevzuatta istisnai bir düzenleme yapılarak borçların olağanüstü hal boyunca ertelenebileceği veya somut koşullara uygun çiftçi lehine çözümler getirilebileceği sonucuna varılmıştır. Sonuç olarak yapılan mahsup işlemleri meri mevzuat kapsamında tesis edildiğinden mahsup edilen tutarların çiftçilere iade edilmesi talebinin reddedilmesi; diğer yandan olağanüstü hal ilanını gerektiren tabii afet durumlarında mağdur olan çiftçilere yapılacak tarımsal destek ödemelerinin çiftçilerin borçlarına karşılık mahsup edilmesi işlemlerine ilişkin çiftçi lehine istisnai düzenleme yapılması yönünde ilgili idareye tavsiye verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır” denildi.
Kamu Denetçiliği Kurumu, CHP’li vekil Mahmut Tanal’ın başvurusunu değerlendirerek, mevcut düzenlemede olağanüstü hal ilanını gerektiren tabii afet durumlarında mağdur olan çiftçilere yapılacak tarımsal destek ödemelerinin çiftçilerin borçlarına karşılık mahsup edilmesi işlemlerine ilişkin çiftçi lehine istisnai düzenleme yapılması yönünde Tarım ve Orman Bakanlığına tavsiyede bulunulmasına karar verdi.